Verilen hiç bir söze güvenim yok artık.
Bu dünyada sözünde durma devri kapandı çoktan.
Acaba bu sefer diye başladığın her olay bir hançer daha saplar kalbine.
Kaçıp sığındığın her yer; karanlık, ıssız...
Tek başına mutlu olabiliyorsan mutlusun ancak.
Yalnızlığı seviyorsan mutlusun.
Hem neden sevilmesin ki yalnızlık?
Kimse zarar veremiyor bir kere.
Elinde bir bardak sıcak çay;
Uzaktan umarsızca izliyorsun insanların kapışmalarını.
Farklı dünyalarda yaşıyormuş gibi...
Sevgiyi savunmak için verdiğin savaş anlamsızlaşıyor yavaşça.
'Bir şeyleri değiştirebilirim.' dediğin an;
Gülüyor bunun olamayacağını daha önceden farkeden insanlar sana.
Yaşının kaç olduğuna bakmıyorlar orada.
Sadece yaşadıklarına bakıyorlar...
Daha sonra katılıyorsun aralarına sen de.
Üstelik çay onlardan;
Benimki şekersiz olsun...
13 Ekim 2013 Pazar
2 Ekim 2013 Çarşamba
Sevgi ve Umut
Özlüyorum...
Yağmurlu bir günde camdaki buğuya bakıp özlüyorum seni.
Ya da serin bir sonbahar gününde ısınmak için birbirlerine
sarılan sevgililere bakıp özlüyorum.
Ben genel olarak özlüyorum seni...
Beni göremeyeceğin kadar uzağında; seni görebileceğim kadar yakınında
duruyorum daima.
Yoldan geçen insanları sen sanıyorum kimi zaman.
Sonra yüzler netleşiyor ve yoluma devam ediyorum başım
önde...
Yoruluyorum, üzülüyorum ancak bir yerde ışıldamaya hazır bir
umut barındırıyorum hep.
Bir adımınla bütün şehri aydınlatabilecek, gücünü benim bile
kavrayamadığım bir umut...
Evet kavrayamıyorum çünkü gördüğüm bütün zararlara rağmen
kaybolmayan bir umut bu.
Zaten elimde başka ne var ki?
Sen yoksun.
Sevgim ve umudum var...
Bunlar yeter...
Hayır yetmez!
Yeter! Yetmeli...
1 Ekim 2013 Salı
Tespit: Kavga
Kavga etmek, özlemin somutlaşmış halidir kimi zaman.
Kimi zamansa bir isyandır, bulunduğun duruma.
Çaresizliktir belki de... Ya da sevmektir delicesine...
Kavgaya sebep olan ise, onun yanında birini görmeye dayanamadığından
gözlerini kapatmak;
Ancak onu da göremediğinden gözlerinin bir şekilde
açılmasıdır.
Bu durumda mümkün müdür kavga etmeyi bir duyguya sığdırmak?
Ancak önemli bir nokta var ki burada;
Bağır, kavga et, git...
Herkes yapar bunları.
Ve belki de bu yüzden yapamaz insan sevdiğine bunu.
İçindeki volkanı söndürüp lavlarından zarar görürken bir
tebessüm olur hep sevdiğine karşı.
İstediği şey ise basittir;
Hayatındaki 'herkes' olmamak; 'tek' olmaktır.
Kaydol:
Yorumlar (Atom)